Köylerinde çiftçilikle geçinemeyen insanlarımız, bereketli topraklarını bırakmak zorunda kalıp büyük şehirlere göç ettiler. Orhan Kemal ‘in “Bereketli Topraklar Üzerinde” ve “Gurbet Kuşları” romanları da Türk insanın bu varlık içinde yokluk gurbetliğini anlatır.
Şimdi yüksek binalarda kendini huzursuz hisseden binlerce gurbet kuşu köylerine, ata yurtlarının köy mezarlıklarına geri dönüyor. Güzel Ülkemiz bir cenazeevi oldu. Şimdi artık hemen iyi olma zamanı değil. Şapkamızı önümüze koyacağız ve kendimizi eleştireceğiz. Önce kendi günahlarımızla baş başa kalıp bu yası tutacağız.
Bu insanlarımızın çocukları ve geride bıraktıkları hatıraları çok kıymetli. Bu illeri kalkındırmak, yer altındaki ve üstündeki zenginliklerini yine o bölge ve insanına geri vermekle mümkün olacaktır. Bölgedeki deprem fay hatlarının olduğu yerler jeotermal sıcak su potansiyel alanlarıdır. Üretimde en büyük maliyet olan ısıtma bu kaynaklarla sağlanabilir. Bu sıcak su hatlarının üzerlerine, yakınlarına sera ve hayvancılık köyleri bölgenin geleneksel mimarisine uygun iki katlı yapılar ile birlikte kurulabilir. Yeni sera ve hayvancılık yaşam alanları bacasız fabrikalar olarak bölgeye nefes olacaktır. Demografik yapının değişmemesi için modern tarımın canlanması, bölge illerinden, büyük şehirlerde oturan diğer sakinlerini de memleketlerine geri dönmeye teşvik eder.
Bereketli topraklar üzerinde gurbeti yaşamayalım. Bölgenin yer altı ve yer üstü zenginlikleri yine bölge insanının geri dönmesi için kullanılsın. Fay hatları olduğu için ülkemiz Avrupa’nın en zengin jeotermal kaynaklarına sahip. Modern tarım sera ve hayvancılık köyleri ile bölge yeniden ayağa kaldırılabilir.
Sosyal medyada insanlar yeniliklerden ve devrimlerden bahsediyor. Mücadeleci bir hareket görmek isteyenler Hatay’da mısır eken çiftçilerimize bakabilirler. Hiç bir şey olmamış gibi ekime başladılar. Onlar her sondan yeni bir başlangıç yapabilen devrimcilerdir. Bir şehri en son çiftçiler ve madenciler terkederler. Madenciler de bir zamanların çiftçi çocuklarıdır.
Büyük Şehirlerde yaşayan tüketici arkadaşlarımıza çağrı:
DEPREM BÖLGESİNDEKİ,
-Küçük çiftçi, küçük esnaflar ve yerel üreticiler desteğinizi bekliyor. Üretici pazarları artık kurulamasa da.
-Nakliyede sıkıntı yaşayan küçük üreticiye bir omuz da siz verin. Üreticileri, köyleri ziyarete gidin, yerinden alışveriş yapın.
-Küçük tüketiciler birleşerek semt grupları, iş yeri grupları kurarak küçük çiftçilere toplu siparişler verin.
-Cep telefonlarından siparişlerinizi gıda köy Whatsapp grupları oluşturarak verebilirsiniz.
-Küçük çiftçiler ile dost olun, yerel üreticilerle tanışın.
-Sorumluluk alıp küçük üreticilerle siz temasa geçin ve onlara ilk adımı siz atın, dayanışmayı siz başlatın.
-Ekolojistler, çevreciler, çiftçiler ve tüketiciler siz birbirinize hasım değilsiniz, bir araya gelin ve gıda egemenliğinize sahip çıkın. Siz bunu yapmazsanız uluslararası market zincirleri bunu yapacak.
-Gıda egemenliği zinciri Toroslardaki göçerlerden, yörüklerden başlıyor, halkaları büyük şehirlere değin uzanıyor. Örneğin; büyük şehirdeki arkadaş, kurban bayramlarında konar göçerlerden alışveriş yap küçük ailelere destek ol. Ekolojik yapıda bir zincirin bozulması tüm gıda sistemini bozar. Yörük obalarında duman tütmeye devam etsin. Küçük aile çiftçileri, göçerler, tarımı bırakmasın.
-Belediyeler ve ilgili bakanlıklar deprem bölgelerindeki küçük üreticileri ve üreten köylüleri birleştirip deprem sonrası güç birliği kooperatifleri kurmalıdır. Büyük marketler raflarında bu üretici depremzedelere belirli bir kota ayırmalıdır.
Son olarak da bölgedeki küçük üreticiler gibi küçük yerel basın yayın evleri, kitabevleri, yazarlar, çevirmenler, yayıncılık sektörü de unutulmamalıdır. Çünkü Orhan Kemal, Yaşar Kemal gibi Çukurova’yı, bereketli toprakları, yeniden doğuracak, yorumlayacak, yeni romanlara, yeni insanlara hiç olmadığı kadar ihtiyacımız var. Toprağın da insanın da birbirine katıldığı, yeniden yoğrulduğu zamanlardayız. Edebiyat da bir yaratı olarak tam da bunun için üretmeye devam etmelidir. Hatay da mısır ekimine başlayan küçük çiftçiler gibi…
- Barış Aydoğdu